BİZ BİZE BENZERİZ...

Her gün ama hemen her gün tansiyonu yüksek bir gündem…

Uykumuzdan uyanıyoruz…

Gözlerimizi açıyoruz; ya gazete sayfalarından ya da televizyon ekranlarından nefret okumakta/seyretmekteyiz.

Bir kendimize gelelim diyen yok!

Devlet yönetimi akil adam olmayı da gerektirir.

Ama, yok, herkes birbirine bağırıyor.

Sanki sıkıntısını, yaşadığı gerginliği, karşısındakinden çıkaracak.

Biz Türkler fazlaca “duygusalız”!

Neden bunları yazıyorum?

Siyasetçiler, adab-ı muaşeret kurallarına dikkat etmeyince…

Emin olun…

Sokaktaki vatandaş da… Kıraathanelerdeki memleket kurtarma derdindeki necip yurttaşımız da…

Bu gerginlikten, nefret dilinden “alması gereken” payı alıp…

Kendisi gibi olan…

Sıradan insanlarla atışmaya giriyor.

Yanisi… Biz bize benzeriz.

Yukarıda… Yüksek rakımlı yerlerde, mesela Ankara’da politikacılarımız, memleket işlerini sükûnet ve itidal içinde çözümleyemeyip… Birbirlerine sardıklarında…

Aşağıda… Ahali de birbirine benzer misali…

Yine birbirlerini yemekteler.

Ne olur, bir dakika kendimize gelelim.

Meramını, sorununu, Allah kelamıyla güzel dille ifade etmek çok mu zor?

BELEDİYELER

EKONOMİ