BOŞ VER, KEYİF SÜRMEYE DEVAM?..

Eğer bizde, Türkiye olarak açlık ve sefalet sorunu yoksa, ülkemizin farklı yerlerinden gelen haberler neyin nesi?

Düşünsenize…

Ekonomik büyüme ve kalkınma söylemlerinin hiç eksik olmadığı memleketimizde, yani “çağ atladığımız bir dönemde”…

Bakıyorum, insanların konuşmalarının ve dertlerinin ortak paydası hiç değişmiyor:

Çarşı-pazar…

Domates, patlıcan, patates, soğan…

Zaruri temel ihtiyaçlar…

Türkiye’de “değişim” iktidar partisinden bağımsız olarak, “alternatif medya” vasıtasıyla gerçekleşiyor.

Türkiye’deki olumlu ya da olumsuz gelişmeleri ve değişimleri, “sadece” A HABER, ATV HABER veya FOX TV, HALK TV, TELE1 izleyerek anlamlandırmanız sağlıklı verilere ulaşmanıza katkı sağlamaz.

Özellikle…

INSTAGRAM, YOUTUBE…

Buralarda ifa edilen “patronsuz habercilik/gazetecilik”, büyük resmi görmenizde gerçekten de çok verimli bir ortam sağlıyor.

Az önce dediğim gibi Türkiye’den farklı tonda ve seste veryansınlar yükselmekte…

KAYSERİ’DE…

İKİNCİ EL PAZARI…

Ama, bu varlık göstergesi olabilecek araba ikinci el pazarı değil. İnsanlar, evlerinde kendilerince paraya dönüşebilecek “ev eşyalarını” yaşam mücadelesinde katkı sağlaması için satıyorlar.

*  *  *  *

KONYA’DA…

Bir konserde…

17 yaşında olduğu iddia edilen bir genç, iktidara yönelik bir söylemden ötürü alaşağı edilerek fiziki müdahaleye maruz kalıyor.

Belki, gencin yaptığı davranış nezaket ölçülerinde olmayabilir. Yeri mi değil mi tartışması yapılabilir…

Tamam, hani nerede “hoşgörü”?

 

Yine Konya’da kadın bir çiftçi/pazarcı, AK Parti yöneticisinin olduğu bir merasimde protesto söyleminde bulunuyor…

Derhal… Alaşağı ediliyor.

Yine bir başka tahammülsüzlük işareti de…

“Nankörlük”! Yahu kim, kime, neye göre nankör diyebilir?

Sosyal medyada bazen geziniyorum… İktidar partisinin ilgililerinin ve yöneticilerinin izahat ve açıklamalarını okuyorum:

Ekonomiye ithafen… Türkiye’de nasıl ekonomik sıkıntı varmış(mış), işte efendim toplum nasıl bir darboğaz içindeymiş(miş)!

Hemen restoran, yeme-içme mekânlarını işaret ediyorlar. Buyuruyorlar ki, görmüyor musunuz, bakın buraları hıncahınç dolu, eğer ekonomik sıkıntı varsa, bu insanlar nasıl bu düzeyde para harcıyorlar???

 

Kardeşim, bu manzara… Aldatıcıdır. Bu kesimler, insanlar her zaman oldu. Bunlar Türkiye’nin “Beyaz Türkleri”… Kalburüstü insanları…

Kaymak tabaka… Eğer bizler bu kesimden yola çıkarak, ekonomi güzellemesi yapacaksak…

Vallahi gerçekten de “ekonomik olarak epeyce uçmuşuz”!

Aslında, çok fazla bir şey demeye gerek yok.

“Yaşamın içinde olmak” ve “yaşananları” biraz vicdanını öne çıkararak gördüğünde, her şey olanca “gerçekliğiyle” ortada.

Boş ver sen devam et inanmaya: “Hayaldi gerçek oldu…”

BELEDİYELER

EKONOMİ